‘’Masalımsı Hayat Gerçeği’’ Biz hayatın en mutlu anlarını masala benzetip gerçek sanırken, asıl gerçekliğin masallarda saklı olduğunu farketmeyiz bazen. Değil midir ki çoğu zaman, evvel zaman içinde kalbur saman içinde..
‘’Masalımsı Hayat Gerçeği’’
Biz hayatın en mutlu anlarını masala benzetip gerçek sanırken, asıl gerçekliğin masallarda saklı olduğunu farketmeyiz bazen. Değil midir ki çoğu zaman, evvel zaman içinde kalbur saman içinde diye başlayan ve her masalın sonunda bize gerçek bir öğüt veren?
Zannedilir ki masallar sadece küçükler içindir, hatta onları uyutmak için… Yanlış bilinir aslında masallar büyükler içindir, küçükleri de uyutmaktan çok hayatın değer ve gerçeklerine uyandırmak için. Her zaman kahramanlar olmaz ama bir çırpıda okunup geçinilen satırlar hem bize, hem de çocuklara hayatın gerçekliğini öğütler aslında.
Bu köşe yazım ise, büyük küçük daha doğrusu büyüdüğünü zanneden herkese…
Konuya hazır masallardan başlamışken, kibritçi kız geliyor mesela aklıma. Hani içinde bulunduğu zor ve acı durumda, babaannesini bir saniye daha uzun görebilmek için son kibritlerini feda eden ve sonunda gülümseyerek yıldız olan…
Bu masalı hatırlarken şu soruyu düşünüyorum; içini yakan nasıl özlemdir ki, bulunduğu durumun zorluğundan değil, sevdiği insanı bir kez daha görebilmek uğruna tüm kibritlerini feda etmiş ve yıldız olmuş? Bazılarınız bunun hayatla alakasının ne olduğunu soruyordur belki ama aslında bize tam da yaşadığımız hayatın içerisindeki gerçekliğini yansıtıyor ve her an hatırlanılması gereken bir mesaj veriyor sevdiklerimizin değeri hakkında. İster anne-babanız deyin, ister sevgiliniz, eşiniz, dostunuz isterseniz de tıpkı masaldaki gibi babaanneniz/dedeniz…
Masaldaki sayılı olan kibritleri aslında bize sunulan hayatın sayılı günleri olarak ele alabiliriz. Hepimiz aynı yaşta olsak da olmasak da, herkese sunulan hayatın günleri farklı ve sayılı. Sadece ölüm olarak algılamayın; birbirlerimizin hayatındaki günleri de sayılı ve farklı. İkisinin tek ortak noktasıdır belki de çoğu kez geri dönüşün mümkün olmaması.
Şimdi böyle söyleyince acımasız geliyor tabi kulağa. Ama ben bunu süsleyip püsleyip de söylediğimde bir anlamı kalmayacaktı, çünkü yine bir masal okunuyor edası yaratacaktı, sanki gerçek olmayan. Halbuki pamuk şeker tadındaki kibritçi kız masalı veriyor bize bu acı gerçeğin mesajını. İsterdim ki, sevdiklerimizin ve bizi sevenlerin bir gün kaybedeceğimiz gerçekliğinin hepimiz farkına varalım ve hayatın bize ve onlara sunmuş olduğu günleri değerlendirerek kullanalım. İnsan ne gidişi ne de kaybedişi yakıştırır sevdiklerine; yakınlıklarının, bize sunmuş oldukları sonsuz sevgi ve değerin bir çok kişide ‘’hiç gitmeyeceklermiş hissinin’’ yarattığı gaflete düşmeyelim. Her günü onlarla geçirdiğimiz son günmüş gibi geçirelim ama bunu bir kaygıya dönüştürmeyelim. Böylelikle umudumuz elimizdeki son kibritte olmasın, ki son kibriti yaktığımızda geç kalınmışlığın verdiği hisle pişman olmayalım… Çünkü bazen elinizdeki kibrit kutusunun her zaman dolu olduğunu bilemezsiniz. İnsandır, hayat mücadelesi içerisinde sevdiklerine değil, kendisini belki de anlık tatmin edici şeylere harcar ve sıra gerçekten sevilene geldiğinde elinde yakacağı bir kibrit bile kalmamış olur. Ya da son kibrit yakıldığında son bir kez bile olsa görememe ihtimali.
Onun için elinizdeki yaş aldıkça çoğalan değil, azalan kibritlerin farkına varın. Ben burada kibritleri sunulan hayatın günleri olarak değerlendirdim ancak siz geri alınamayacak ya da kazanılamayacak ama kaybettiğinizde canınızı çok yakacak herşeyi yerleştirebilirsiniz. Çünkü kibritci kız masalda istediği an yıldız olma seçeneğine sahipken, çoğu zaman hayat derin bir özlem ve pişmanlıktan başka bir seçenek sunamayabiliyor insana. Dolayısıyla, biz ne istediğimiz zaman yıldız olabiliriz ne de son kibritimizde sevdiklerimizi görebilme şansına sahibiz. Bunun için, birçok insan tarafından sevilen insanların kıymetinin ancak son kibritte anlaşıldığı gerçeğine son verip, daha öncesine harcayın enerjinizi, çünkü hayat bazı şansları ikinci bir defa tanımıyor…
Sağlıcakla kalın,
Kübra Kececi
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)